•  Kırım Derneği Genel Merkezi
  •   +90.312.419 47 49
  •   info@kirimdernegi.org.tr
  • KONGRENİN ARDINDAN Dünya Kırım Tatar Kongresi’nin 2. oturumu 1-2 Ağustos 2015 tarihlerinde Ankara’da yapıldı. Basit bir soru cevap üslubuyla anlatmanın daha açıklayıcı ve rahat okunabilir olacağını düşünüp kongreyi kısaca özetlemek istedim: Kongrede, dünyaya Kırım Tatarlarının işgali kabul etmediği mesajı verildi mi?Verildi. Dünyanın dört bir tarafından gelen Kırım Tatarları, Kırım Tatar Milli Meclisi’nin ve liderlerinin arkasında olduğunu dünyaya ilan etti mi? Etti. Rusya’nın hukukdışı eylemleri kınandı mı? Kınandı. Türkiye’deki 3 büyük partiyi temsil eden konuşmacılar Kırım davasına verdikleri desteği gösterdi mi? Gösterdi. Bu kongrede verilen mesaj, Türkiye’nin Türkiye dışındaki kardeşleriyle bağlarını sağlamlaştırdı mı? Sağlamlaştırdı. Bu kongrede verilen mesaj, Kırım dışındaki diğer esir Türk yurtlarına da ümit oldu mu? Oldu. 25 yıl önce Kırım’a döndüğünden beri zorluklar içinde yaşayan, son 1,5 yıldır da çok daha ağır baskılara uğrayan vatandaşlarımız seslerini dünyaya duyurup işgalcilere karşı direnmek için güç buldular mı? Buldular. Ukrayna Dışişleri Bakanı Pavlo Klimkin çıkıp Ukrayna’da Kırım Tatarları’na geçmişte yapılanlardan, teslim edilmeyen haklardan dolayı özür diledi mi?Diledi. Ukrayna Cumhurbaşkanı Poroşenko’nun mesajında yer alan “Kırım Tatarlarına milli teritoryal özerklik” ifadesi her zamanki hayalimiz olan Kırım Tatar Cumhuriyeti’nin müjdesi oldu mu? Oldu. Kırım Tatar Milli Meclisi’nin bilgisi ve istekleri doğrultusunda Kırım Tatar Teşkilatları Platformu’nun önayak olduğu bu kongre “Birlikten kuvvet doğar” sözünü doğruladı mı? Doğruladı. Daha bir kaç ay öncesine kadar Rusya’yın eylemlerini kınayan, Kırım Tatarlarının mücadelesini desteklediğini söyleyen Kazan Tatarı akademisyen, kongre sonrası ani kalça, bel, gerdan kıvırma hareketleriyle bütün dansöz camiasını kendine hayran bıraktı mı? Bıraktı. Maksim Gazinosu’ndan teklif aldı mı? Duyduğumuza göre evet. Rusya bu kongreyi ciddiye almadığını söyledi mi? Söyledi. Kongreyi ciddiye almayan(!) Rusya, Türkiye’deki siyasilerle irtibata geçerek çalışmaları engellemek için uğraştı mı? Uğraştı. Aynı Rusya, kukla haber sitelerini, Kırım Tatar camiası içindeki satkınları ve dolaylı olarak psikolojisi sorunlu insanların çıkışlarını kullanarak kongrenin değerini düşürmeye çalıştı mı? Çalıştı. Başarılı oldu mu? En fazla dünyadan bihaber 3-5 kişinin kafasını karıştırıp teselli buldular. Aynı Rusya, kongrede Ukrayna müslüman taburuyla ilgili geçen konuşmayı çarpıtarak “Kırım Tatarları savaşa hazırlanıyor” propagandası yaptı mı?Yaptı. Bu propagandaya havada atlayanlar oldu mu? Az ama evet. Peki bu müslüman taburunun, zorunlu askerliğin olduğu bütün ülkelerdeki gibi Ukrayna ordusunda da Kırım Tatarlarının askerlik vazifelerini ifa edeceği bir birlik olduğunu, ortada savaşla ilgili ekstra bir durum bulunmadığını yeterince duyurabildik mi, Rusya’nın bu propagandasına gerekli cevabı verebildik mi, Mustafa Aga’ya atılan iftiralara karşı durabildik mi? Tam değil. Aynı Rusya, bu kongreye Kırım’dan katılacak olanlara aşağılık tehditlerde bulundu mu? Bulundu. Aynı Rusya, bu kongreye katılımlarını engellemek için İlmi Ömer, Zair Smedlayev, Nariman Celal gibi Kırım Tatar aktivistlerine soruşturma açıp kongre günü sorguya çağırdı mı? Çağırdı. Bütün bunlar Rusya’nın eteklerinin tutuştuğunu gösterir mi? Gösterir. Kırım Tatarları için birlik olmak, uyanık olmak, iletişime önem vermek, Rusya’nın ortalık karıştırma çabalarına alet olmamak, kongrenin itibarını egolarımızın üstünde tutmak gerektiği bir kez daha görüldü mü? Gören görüyor. Bu kongreyi zeytinyağı satıcıları bayi toplantısı, kanaryasevenler derneği genel kurulu sananlar var mıydı? Az da olsa evet. Kırım’dan 5 tane şehir, tarihimizden 5 tane Kırım hanının adını sayamayan, Gaspıralı, Çelebi Cihan, Kırımoğlu hakkındaki bilgileri 5’er tane klişe cümleyi geçmeyen insanların bol eksenli, boyutlu, üçgenli, beşgenli büyük stratejist pozlarına şahit olduk mu? Evet, 3-4 kişi var böyle. Ciddiye aldık mı? Hayır ama iyi eğlence çıktı. Kulis alanı, çay, kahve, atıştırmalık servisi yetersiz miydi? Yetersizdi, hoş olmadı. Bu durum protokol misafirleri için sorun oldu mu? Zaten ilk günün öğle arasında çıktıkları için sorun olmadı. Kırım Tatar meselesine gönül veren insanlar için çay-kahve servisi kritik bir sorun mudur? Değildir. Bir şekilde bu kongrenin yapılmasına engel olunsaydı, çayır çimende bile olsa toplanacak mıydık? Toplanacaktık. Rusya gizli servisinin ve illegal Kırım hükümeti yetkililerinin bin türlü tehdidine kulak asmadan malını, canını, özgürlüğünü tehlikeye atarak kelle koltukta kongreye katılan Kırım delegeleri, diasporada milli meseleye alaka göstermeyen bazı Kırım Tatarlarının utanmasına vesile olur mu? Olur inşallah. Ve son olarak: Peki bütün bunlar Rusya’yı dize getirmeye yeter mi? Yetmez ama Jim Watkins’in sözünü hatırlayalım : “Taşı delen damlaların gücü değil sürekliliğidir.” Saygılar, sevgiler. Kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkürler. *** ÖNEMLİ NOT : Bu yazı "Temirqaya Net"ten alınmıştır. FOTOĞRAFLAR : Haber metninde kullanılan fotoğraflar "Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı"nın facebook internet sitesinden alınmıştır.
    Pin It